top of page

AVUKATLAR İÇİN AVUKATLIK ASGARİ ÜCRET TARİFESİ NE ANLAM İFADE EDİYOR?

Güncelleme tarihi: 23 Oca 2023

1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun ‘Avukatlık Sözleşmesi’ başlıklı 11. Kısmında yer alan 164. maddesi avukatlık ücretini düzenlemektedir. Hüküm incelenecek olursa:


(1) Avukatlık ücreti, avukatın hukukî yardımının karşılığı olan meblâğı veya değeri ifade eder. …


(4) Avukatlık asgarî ücret tarifesi altında vekâlet ücreti kararlaştırılamaz. Ücretsiz dava alınması halinde, durum baro yönetim kuruluna bildirilir. Avukatlık ücretinin kararlaştırılmamış olduğu veya taraflar arasında yazılı ücret sözleşmesinin bulunmadığı yahut ücret sözleşmesinin belirgin olmadığı veya tartışmalı olduğu veya ücret sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün geçersiz sayıldığı hallerde; değeri para ile ölçülebilen dava ve işlerde asgari ücret tarifelerinin altında olmamak koşuluyla ücret itirazlarını incelemeye yetkili merci tarafından davanın kazanılan bölümü için avukatın emeğine göre ilâmın kesinleştiği tarihteki müddeabihin değerinin yüzde onu ile yüzde yirmisi arasındaki bir miktar avukatlık ücreti olarak belirlenir. Değeri para ile ölçülemeyen dava ve işlerde ise avukatlık asgari ücret tarifesi uygulanır.


(5) Dava sonunda, kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekâlet ücreti avukata aittir. Bu ücret, iş sahibinin borcu nedeniyle takas ve mahsup edilemez, haczedilemez.


Bu maddenin atfıyla hazırlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi (AAÜT)’nin ilk maddesinde de Kanun hükmüne paralel bir düzenleme yer almaktadır; “… (2) Taraflar arasında akdi avukatlık ücreti kararlaştırılmamış veya kararlaştırılan akdi avukatlık ücretinin geçersiz sayılması halinde; mahkemelerce, dava konusu edilen tutar üzerinden bu Tarife gereğince hesaplanacak avukatlık ücretinin altında bir ücrete hükmedilemez. Bu Tarife 1136 sayılı Kanunun 164 üncü maddesinin dördüncü fıkrası doğrultusunda gerçekleştirilecek olan akdi avukatlık ücreti belirlenmesinde sadece asgari değerin hesaplanmasında dikkate alınır. Diğer hususlar 1136 sayılı Kanundaki hükümlere tabidir.

(3) Bu Tarife hükümleri altında kararlaştırılan akdi avukatlık ücretleri, bu Tarife hükümleri üzerinden yapılmış olarak kabul edilir.


Bir diğer deyişle bahsi geçen tarife doğrudan adından da belli olduğu üzere avukatların yaptıkları işler dolayısıyla alabilecekleri en alt düzey orandaki ücretleri belirlemektedir. Ayrıca AAÜT’te avukatlık ücretinin hangi spesifik durumlarda nasıl belirleneceği, avukatın hangi hallerde tarifede yer alan ücretin ne kadarına hak kazanacağı gibi özellikli durumlar açıklanmıştır.


Ayrıca yargılama sonucunda mahkeme tarafından karşı tarafa yükletilecek avukatlık ücreti de Avukatlık Kanunu’nun 169. maddesi doğrultusunda AAÜT’te yazılı miktardan az ve üç katından fazla olamayacaktır.


Kanunda avukatın ücretsiz şekilde dava alması halinde durumun baro yönetim kuruluna bildirileceği düzenlenmiştir. Bunun yanı sıra taraflar arasında avukatlık ücretinin belirlenmediği hallerde ise değeri para ile ölçülebilen dava ve işlerde AAÜT’ün altında olmamak koşuluyla ücret itirazlarını incelemeye yetkili merci tarafından davanın kazanılan bölümü için avukatın emeğine göre ilâmın kesinleştiği tarihteki dava değerinin %10’u ila %20’si arasında bir miktarın avukatlık ücreti olarak belirleneceği, değeri para ile ölçülemeyen dava ve işlerde ise AAÜT’ün uygulanacağı belirtilmektedir.


Kanunda ücretsiz iş alınması halinde durumun baro yönetim kuruluna bildirileceği düzenlenmiş olup yapılan bildirim sonucunda kanun metnine aykırı şekilde AAÜT’ün altında bir meblağ karşılığı dosya alan avukat hakkında disiplin soruşturması yapılacaktır. Konuyla ilgili bir TBB Disiplin Kurulu Kararı konuya ışık tutacaktır;


Hukukumuzda tartışmasız olan husus hukuki yardımın kural olarak ücret karşılığı yapılabileceğidir. Avukatlık Yasası 163/1 cümle 2 de “Avukatlık sözleşmesinin belli bir hukuki yardımı ve meblağı yahut değeri kapsaması gerekir.” Avukatlık Yasası 164/1 de “Avukatlık ücreti, avukatın hukuki yardımının karşılığı olan meblağı veya değeri ifade eder.” Avukatlık Yasası 164/4 de “Avukatlık asgari ücret tarifesi altında vekâlet ücreti kararlaştırılamaz. Ücretsiz dava alınması halinde, durum baro yönetim kuruluna bildirilir.” hükümlerini amirdir.


Gerek öğreti ve gerekse uygulamada Kanun koyucunun “avukatlar arasındaki haksız rekabet ortamının oluşturulmaması, avukatların ücretsiz dava alarak reklam yapmalarının önlenmesi” gibi nedenlerle avukatların hukuki yardımlarını ücret karşılığı yapabileceklerine hükmettiği kabul edilmektedir. Yasa koyucu istisnai olarak ücretsiz hukuki yardım yapılmasına fırsat vermiş olup bu kural değil istisnadır.


Öğretide de hakim görüş bu istisnanın gereklilik olduğudur. Çünkü avukatın aile yakınları vs. gibi ücret alamayacağı iş sahipleri de vardır. Ancak bu durumlarda önceden Baro’ya yazılı bildirimde bulunulması yasa gereğidir. … kural olarak karşı yan ücreti (yasal ücret) zaten avukata ait olduğundan, sadece karşı yandan alınacak ücretle dava takip edilmesi halinde avukat, iş sahibinden ücret almamış duruma düşmektedir. Bu nedenle sadece karşı yan ücreti karşılığı da iş alınamaz. …


Yasa koyucu hukuki yardımın mutlak ücret karşılığı olacağını düzenlediğinden ve istisna olarak ücretsiz hukuki yardıma izin verdiğinden ücretsiz dava alma yasağı vardır ve aksi davranış, yasal düzenlemeler yanında haksız rekabet ve reklam yasağı kurallarının da ihlalidir.


Bu nedenlerle Baro Disiplin Kurulu’nca eylemin disiplin suçu olduğuna ilişkin yapılan hukuksal değerlendirme isabetli olmakla en az kınama cezası tayini gerekmekte ise de aleyhe itiraz olmadığından kararın onanması gerekmiştir.

(TBB Disiplin Kurulu Kararı T. 24.01.2014 - E. 2013/639 - K. 2014/45)


Barolarca yürütülen disiplin soruşturması neticesinde verilen kararlara yapılan itirazları Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu incelemektedir. Yer verilen kararda davanın kaybedilmesi neticesinde müvekkilinden aldığı ücreti iade eden avukatın eyleminin disiplin suçu olduğu, bu suça karşılık en az kınama cezası verilmesi gerektiği belirtilmiştir.


Dolayısıyla AAÜT’te belirtilen meblağların altında ücret ile dosya kabul etmek, hiç ücret almamak veya alınan ücreti davanın kazanılması şartına bağlamak gibi eylemler TBBDK kararı uyarınca kınama cezasını gerektirmektedir.


Avukatlara verilecek olan disiplin cezaları Avukatlık Kanunu m. 135’te sıralanmıştır. Bu maddenin uygulama detaylarına ise TBB tarafından yayımlanan “Avukatlık Disiplin Hukuku” başlıklı kitaptan ulaşılabilmektedir.[1]


Avukatlık Kanunu’nda kınama cezası “Mesleğinde ve davranışında kusurlu sayıldığının avukata bildirilmesi” şeklinde tanımlanmış ve en hafif ceza olan uyarının bir üst cezası olarak konumlandırılmıştır. Bununla birlikte bu eylemin birden çok kez tekrarı halinde ise verilecek ceza her seferinde arttırılacaktır.


[1] http://tbbyayinlari.barobirlik.org.tr/TBBBooks/571.pdf



ree

Yorumlar


© 2021 - Bu site Köker & Eryılmaz Hukuk ve Danışmanlık Ofisi tarafından oluşturulmuş olup tüm hakları saklıdır.

  • Twitter
  • Instagram
  • LinkedIn
bottom of page